Vatan Sağ Olsun - İlginç Olaylar 2

Gökten taş yağdı iddiası
Muğla'nın Fethiye İlçesi Yaka Köyü'nün sakinleri köylerine gökten taş yağdığını iddia etti.

Muğla'nın Fethiye İlçesi Yaka Köyü'nün sakinleri köylerine gökten taş yağdığını iddia etti. Taşlardan sadece birini bulabilen köylüler bilimadamlarının incelemesini istediklerini söyledi.

Kemer Beldesi'ne bağlı Yaka Köyü'nde oturanlar önceki gün saat 11.20 sıralarında gökten taş yağdığını iddia etti. Köylüler ‘uçak düşmüş gibi' veya ‘bomba atılmış gibi' diye tarif ettikleri büyük gürültüye düştüğünü öne sürdüğü taşlardan sonra gökyüzünün de bir süre yoğun bir toz bulutuyla kaplandığını söyledi.

Çamaşır asan Rabia Saadet ile hayvan otlatan Rukiye Hacıekiz büyük gürültüyü duyup taşlar düşmeye başlayınca korkup evlerine kaçtıklarını söyledi. Olaydan sonra çevreyi araştıran köylüler ve merakla komşu köylerden gelenler Cemil Hacıekiz'e ait buğday tarlasında kömür gibi siyah ve yılan başı şeklinde bir taş buldu.

Köylülerden Durmuş Demirci “Saat 11.20 sıralarıydı. Uçak sesi gibi bir gürültü duyuldu. Ben bu taşın düştüğü yere 5-6 kilometre uzaklıktaydım. Taş yukarıda parçalanıp savrulmuş. Komşular burada çalışıyormuş. Çevrede arama yaptık. Yaklaşık 25 kilogram ağırlığında sanki madeni andıran bu taşı bulduk. Duyan herkes merak edip görmeye geliyor. Yetkililerden bu taşın incelenmesini istiyoruz. Dünya bilim adamları gelip incelesin” dedi.

Taşı merak ederek köye gelenler arasındaki 104 yaşında olduğunu belirten Ali Aydın taştan iki küçük parçayı kopararak cebine koyduğunu söyledi. Aydın “Olur ya beni her türlü nazardan korur” dedi.

Ciğerinden 30 yıllık paslı mermi çıktı

Vietnam'da doktorlar 30 yıl önce vurulan bir adamın akciğerinden paslanmış mermiyi başarılı bir ameliyatla çıkardı.

Başkent Hanoi'nin 100 kilometre güneyindeki Thanh Hoa hastanesine ağrıları nedeniyle başvuran Vu Van Thanh (50) 1978 yılında Kamboçya'da savaşırken 2.5 santimetre uzunluğunda AR15 cinsi bir mermiyle vurulduğunu ve ağrıların arttığını bildirdi.

3 saatlik ameliyatı yapan doktor Nguyen Van Chung daha önce böyle bir olayla karşılaşmadığını uzun yıllar boyunca az ağrıyla yaşayan hastanın durumunu görünce gözlerine inanamadığını söyledi. Doktor Nguyen merminin çıkarıldığında paslanmış olduğunu hastanın durumunun ise iyiye gittiğini aktardı.

Vu Van'ın yaşadığı köy olan Thi Tu'nun yetkilisi Nguyen Van Thai hastanın uzun bir süre önce yeniden hastaneye başvurduğunu ancak doktorların kendisini ameliyat etmekten kaçındıklarını vurguladı.

recep50 isimli Üye şimdilik offline konumundadır

Allah Hidayet Etmek İsterse......
Bu olay Kayseri'nin Bünyan ilçesi'nde yasanmıştır.
> >Olay Alfred Hitchcock'un meshur korku filmlerini bile
> >çok gerilerde bırakacak kadar tüyler ürpertici.
> >
> >Kendisi Bünyan'li olmayan politikayla uğraşmis ve halen Kayseri'de
> >yaşayan işadamı Bünyan sınırında Kayseri Malatya kara yolu üzerinde
> >bir benzin istasyonuna girer.Lokantaya oturur ve orada kalabalık
> >toplulukla birlikte bir ufak rakı içer. Yürüyüş mesafesindeki
> >Bünyan'a gitmek için lokantadan çıkar. Ancak dışarısı
> >hem zifiri karanlik hem de korkunç bir kar-tipi fırtınası baslamıştır.
> >Benzin istasyonuna yaklaşık 300 metre mesafedeki
> >Bünyan'a dönüs yolu kenarına varır. Oradan geçen bir arabaya
> >binip Bünyan'a ulasma derdindedir. Fırtına daha da şiddetlenir.
> >Adam bir-kaç adım ötesini bile görememektedir.
> >
> >Gelip-geçen bir araba da yoktur. Nihayet karanlıklar içerisinde
> >hayalet gibi yavas yavas yaklasan bir arabanin iki farıni fark eder.
> >Arabanin tam önünde yavaslamasıyla birlikte hemen arka kapıyı
> >açar ve arabaya biner. Kapıyı kapatır araba yeniden hareket eder.
> >içeridekilere merhaba demek ister.
> >
> >Ama o da ne? Araba da kimse olmadığı gibi direksiyonda da
> >kimse yok. Birden paniğe kapılır. Korkuyla hemen arabadan atlayıp
> >oradan kosarak uzaklasmak ister ama hem araba hızlanmış
> >hem de korku ile dizleri baglanmış hareket edemez hale gelmiştir.
> >Araba keskin bir viraja dogru yaklaşır. Adam dua etmeye baslar.
> >Tüm günahlari için tövbe eder. Arabayı durdurması için Allaha yalvarır.
> >Tam bu esnada pencereden bir el uzanır ve direksiyonu kıvırarak
> >sert virajdan arabanın dogru yola dönmesini sağlar.
> >Her tehlikeli dönemece yaklaştıkça Allah'a yalvarış ve yakarışı artar
> >ve her seferinde de bir el dişarıdan uzanıp direksiyonu çevirir.
> >
> >Sonunda kendisini biraz toparlar korkusu gecmiştir Kendini ozel ve
> >Allahin sevgili bir velisi olarak düsünmeye baslar. Ama bu boyle de
> >gitmez arabadan inmesi lazim. "Ya Allah koru beni..." deyip
> >kapıyı açmasıyla birlikte kendisini arabadan dişarı fırlatır.
> >Bir kaç takla attıktan sonra şarampolde kendisine gelir.
> >
> >Defalarca üç Kulhuvallah bir Elham okuyarak Bünyan'a yürüyerek
> >ulaşır ve bir kahvehaneye girer. Üstübaşı ıslak ve şok haldedir.
> >Kendisini tanıyanlar hemence sobanın başına alırlar.
> >Eline bir çay verirler. Bir müddet sonra kendisine gelip
> >sesi titreyerek başına gelen doğa üstü ve korkunç olayı anlatır.
> >Olayı dinleyenler inanmak istemeseler de anlatan kişinin
> >aklı başında ve toplumsal sorumluluk taşıyan bir pozisyonda
> >olduğunu bildiklerinden herkeste derin bir sessizlik olusur.
> >
> >Yaklaşık 1 saat sonra aynı kahvehaneye Koyunabdal Köyü'nden
> >iki kişi girer. Bir masaya oturur ve iki bardak çay söylerler.
> >Bu arada gelenlerden birisi diğerine şunları söyler :
> >
> >-Hasan abi baksana şu sobanin başında oturani gordun mu ?
> >Bak herkeste o geri zekainin basinda toplanmis onu dinliyor.
> >Bizim araba yolda kalinca biz arabayı iterken
> >arabaya binip sonra da atlayan kişi değil mi o ?